Türkiye’nin otomobil markası TOGG’un nihayet trafikte yerini aldı.
Özellikle yıllardır başka markalar için fason ürettiğimiz otomobilleri düşününce, milli bir markanın altında katma değeri yüksek bir ürünle sahalarda olmak ülkemiz için övünülecek bir mesele haline gelmiştir. Tüm spekülasyonlar bir tarafa dursun TOGG daha önce varlık gösteremediğimiz ve dünyanın marka değerlemeleri açısından en yüksek sektörlerinden biri olan otomotiv sektöründe iyi bir temsiliyet göstergesi sayılacaktır.
Yaşanan olumlu gelişmelerin yanında teknolojisi ve tasarımı ile de kendinden söz ettireceğe de benziyor. Özellikle piyasaya ilk sürüldüğü andan itibaren iklim hassasiyetine karşı bir tutum sergilemesi ülkemiz açısından ve global satın alma tercihleri açısından da önemli imaj çalışması gibi görünüyor.
Tabii, bizler de TOGG’u yıllarca bekledik.
Türkiye’nin otomotiv sektöründe yer almasını, başladık, devam ediyoruz, bitirmek üzereyiz derken uzun süredir bekliyoruz. Dinamik bir inovasyon yapısına sahip olan sektörü yakalamak çok zor olsa gerek. Biz başladık dediğimizde an itibariyle global arenada hibrit ürünler bir vaatken şimdi üretilebilen yeni piller sayesinde tamamen elektrikli doğa dostu arabalar hayal olmaktan çıktı. Dolayısıyla sektörün dinamiklerinin hızlı değişimi arkada büyük bir Ar-Ge ve titizlik çalışmasını beraberinde getiriyor. Bu çalışma öyle bir çalışma ki, global bir milli marka olma yolunda atacağınız her adımda tüm dünya çapında vizyoner bir bakış açısı ile hareket etmeyi de beraberinde gerektiriyor.
Global Vizyon İçin Eksik Kalınmışa Benziyor
Tüm bu iyi gelişmelere gölge düşürecek olaylar da olmuyor değil. Şimdi aşağıdaki fotoğrafa dikkatli bakın…
Bu site Fransa’da faaliyette olan bir e-ticaret tekstil sitesi. Muhittin Şahin tarafından kurulan TOGG markası, Fransa’da 3, 18 ve 25 numaralı ticari marka sınıfları üzerinden 2019 yılında tescillendi. Bu tescil 3. madde tekstil ürünleri, 18. madde deri ürünleri ve 25. madde de çanta ve aksesuar üretimini kapsıyor. Dolayısıyla TOGG, Fransa’da kullanılan tescilli bir marka olduğu gerekçesiyle tüm sınıflarda tescillenemiyor; dahası tanınmış marka statüsünde kıstelli kabul alabiliyor.
Şimdilik bu tescil durumu bir dava konusu ama çok büyük ihtimalle anlaşma yoluna giderek çözümlenemezse TOGG bu sınıflarda Fransa’da başka birinin elinde olacak.
Sadece tescil konusunda da değil, TOGG domain konusunda da aynı problemi yaşadı. “togg.com”u alamayan yetkililer çareyi TR uzantılı domain adresinde bulmuştu.
Kıssadan hisse yaparak karşılaşılan tüm bu olumsuz koşulları global vizyon bakış açısıyla değerlendirmek gerekirse, girişimin çapı ne olursa olsun risk risktir mantığında ilerlememiz gerektiğine TOGG en güzel örnek!
Girişimcinin başlıca işi yapacağı her işte risklerini değerlendirmektedir. Kurumsal risk yönetimlerinde de tescil riski en baş kalemlerden biridir. Tescil riskleri doğrultusunda, küresel bir köy olarak betimlediğimiz pazarda hareket ederken bağlı olduğumuz Paris Antlaşması gereği tüm koşulları gözden geçirmek girişimcilerin en önemli görevidir. Çünkü herkesin de bildiği gibi, yeni dünya düzeninde fikri varlıklar (marka, patent, tasarım, telif vs.) maddi varlıkların çok üstü bir değere sahiptir. Hele ki, büyük bir destekle ve önemli bir sektörde adım atıyorsanız ve stratejiniz daha dünden belliyse bu işler hayati meseleler haline gelmektedir. Bu iş sınırlarımızın çok ötesinde markanın gücüne kuvvetine veya kimin yaptığına bağlı değil; tüm dünyanın etrafında topladığını ve imza attığı anlaşmalarla değerlendirilmektedir.
Bu süreçlerin tescil risk danışmanları ile daha ilk adımda değerlendirilmesi, başarılara gölge düşürecek her türlü olumsuz koşuldan koruyacaktır.
TOGG’un tüm ülkemize hayırlı ve uğurlu olması dileğiyle…
Dip not: ayrıca sloganını da başarılı ve vurucu bulduğumu söylemek isterim.
Sevgiler,
Özlem Arslan Kart