Sahibinden’e Bunu Yapan Hayat Bize Neler Yapmaz!..

Çarşamba günü Sahibinden.com’a erişim sorunu yaşandı. Şirket domaini bir gün süreyle ‘clienthold’ konumunda kaldı, yani geçici olarak askıya alındı. Ben açıkçası gerçekten teknik bir sorun olduğu düşüncesindeyim. Çünkü sahibinden gibi profesyonellerin çalıştığı bir şirkette alan adı problemi yaşanacağını aklıma bile getirmek istemiyorum.

Ama bu durumu izin verirseniz bir inceleyelim…

Benim için teknik bir sorunda öte asıl konu ve herkesi bir anda şok edecek düzeyde yayılan spekülatif bir haber: “Sahibinden, alan adının süresini uzatmayı unuttuğu için, alan adını başkasına kaybetti.”

Öncelikle böyle bir durumla karşılaşabilir misiniz? Elbette ki, karşılaşabilirsiniz.

Bu kayıptan sonra sizin büyüklüğünüz, ticaret hayatındaki yeriniz, emeğini vs. sitenin alan adını alan kişinin veya kurumun insafına kalmış bir durum. Çünkü domain adı bir sınai mülkiyet konusu olmakla birlikte ciddi bir borsası olan ve bu borsaya hizmet veren yapay zekaların hüküm sürdüğü çetrefilli bir arena…

Yıllarca çeşitli platformlarda ve yazılarımızda işin profesyonelleri olarak, bu borsadan bahsettik. Gerçekten aşılamayan bu borsa ile birlikte artık girişimcilerin alan adı bile bulamadığı bir süreçte yeni yeni binlerce aynı alan adında ama farklı şirketlerin oluşturduğu kontrolsüz okyanustan bahsetmek ve haksız rekabet ortamı oluştuğunu söylemek mümkün.

Peki, Bu Çöplükte ICANN Ne İş Yapıyor?

ICANN, (Internet Corporation of Assigned Names and Number – İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu) dünyadaki neredeyse tüm ülkelerin mutabakat yaptığı ABD merkezli bir kurum. Bildiğim kadarıyla Türkiye’de fiziki bir temsilcilikleri var. ICANN, internet kullanıcılarının kabul gören adresler bulabilmelerine destek olabilmek adına, DNS’in teknik etkenlerinin yönetiminden sorumlu. Com, org, uk, info gibi alan adı uzantılarının kullanabilme yetkilerini yöneterek, dağıtımının da kontrollerini sağlamakta.

Ancak internet kullanımı o kadar kontrolsüz olarak büyümek de ve bir şekilde bu kontrolsüzlük bu yönetimi de zorlu kılmaktadır. Şimdiler de popüler olan, com, org, uk gibi alan uzantılarına work gibi alan uzantıları da ekleyerek çeşitlemenin yollunu buldular ancak ciddi bir karmaşanın önüne geçemeyeceklerini ben şimdiden söyleyebilirim. Dolayısıyla aslında alan adı sahibini koruması ve süreçleri yönetmesi gereken ICANN, bence şu çok da işlevli görünmüyor.

Konumuza dönecek olursak, bu kontrolsüzlükte internet yayıncısının alan adını kaybetmesi şirketin en korkunç senaryolarından biri olacaktır. 5 yılda bir yenilenen ve süresi bitse de alan adı sahibine 2 aylık bir opsiyon tanıyan bir sistem var. Sahibinden gibi bir örnekte, alan adını kaybetmek bu çaplı bir şirketin yapabileceği son hatadır, diyerek haberin çok spekülatif olduğunu bir kez daha yinelemek istiyorum!..

Ancak başa gelebilecek sorunlarla ilgili sizlerle paylaşmak istediğim birkaç husus var.

  1. Müşteri değil müşterinin algısı velinimettir: Kimse böyle kayıpların yaşanabileceği koşula ticaret hayatını bağlamak istemez. Sonuçta Sahibinden iğneden ipliğe her şeyin satışını gerçekleştiren ve gerçekten Pazar koşullarının neredeyse tek belirleyicisi haline gelmiş bir platform. Müşteri gözünde yaşanabilecek kaygıyı gidermeleri gerekmektedir.
  2. Domain bir sınai mülkiyettir: Algı olarak domaini, yasal süreçlere tabii olmadığı için bir sınai mülkiyet konusu olarak görmüyoruz. Aslında yeni dünyanın en geçerli mülkiyetlerinden biridir. Basit alımı sayesinde danışmanlık ihtiyacı olmadan bir alan adına sahip olabilir ve kullanıma sokabilirsiniz. Bu da internet dünyasında kapladığınız bir alan olduğunu gösterir. Dolayısıyla domaine bir mülk edinim ciddiyeti ile yaklaşmak daha doğru olacaktır.
  3. Marka kapısının çıkış anahtarı domaindir: En önemlisini en sona bıraktım. Marka adı belirlemek girişimcilerin en zorlandıkları konuların başında geliyor. Ben marka süreçlerinde sürekli karşılıyorum, renk, font, ibare, işaret her şey düşünülmüş şekilde gelen markaların domainlerinin hepsi dolu. Bunu nasıl aşacaksınız sorusu ile birlikte tüm tasarım bir anda çöp olabiliyor. Dolayısıyla ticaret hayatında bu ikiliyi birbirinden ayıramazsınız…

Girişimcilikteki iki ana mülkiyet konusu marka ve domaindir!..

Bu iki mülkiyetin birbirine uyumu ve serbestisi oldukça değerlidir. Bu nedenle iki taraflı kontrol etmek ve sahip olduktan sonra da yenilemek ve takip etmek çok çok çok önemlidir.

Zaten aksi de mümkün değildir…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir